Sosyal medya ve internet yanlış ve uydurma bilginin en çok üretildiği ve yayıldığı iletişim mecrası. Bu alandaki yanlış bilgiyi tespit etmek için doğrulama platformları olarak önemli bir mesai harcıyoruz ancak aslında herkesin basit yöntemlerle bir bilginin, haberin yanlış olduğunu ortaya çıkarması mümkün. Koronavirüs döneminde artan yanlış bilgiden korunmak için yapabileceklerinizi Doğruluğu Ne? ekibi olarak bir yazımızda derlemiştik.
Doğrulama girişimi Full Fact’in yayınladığı alet çantası dosyasını da sizin için Türkçeye çevirdik. Basit yöntemlerle yanlış bilgiyle mücadeleyi kendiniz de yapabilirsiniz. İşte o yöntemler:
“Hatalı ve yanıltıcı bir bilgiyi tespit etmek için kendinize şu üç soruyu sorun:
- Bu bilginin kaynağı nedir?
- Bu bilgide bir eksiklik var mı?
- Bu bilgiyi okuyunca ne hissettim?
Bu bilginin kaynağı nedir?
Emin olduğunuz bir kaynak sizin için en güvenlisidir.
Söylentinin nerede başladığını görmek için internette araştırma yapabilir ve görsellerin daha önce nerelerde yayınlandığını öğrenmek için görsel arama yapabilirsiniz. (Google, Labnol ve Yandex tersine görsel arama motorlarını kullanabilirsiniz).
Bilgi doğru gibi görünmüyorsa, dikkatli olun.
Yalan haberler gerçekçi görünen sitelerde gizlenmiş olabilir. Sahte linkler, yazım hataları, garip tasarımlar gibi ufak ipuçlarına bakın. Sosyal medyada da kullanıcı adlarının gerçek olup olmadığını doğrulayın.
Bu bilgide bir eksiklik var mı?
Sadece başlığı değil, konunun tamamını okuyun.
Yanlış haberler genellikle üzerinde oynanmış resimler veya videolar içerir. Gerçek görüntüler bile sahte bir tarih veya başlık ile olmadıkları şeylere benzetilebilir. Videolar düzenlenebilir veya sesler değiştirilebilir, bu yüzden verilerin orijinalliğini kontrol edin.
Diğer insanların söylediklerine de bakın.
Verilen kaynakları araştırın. Güvenilir haber veya doğrulama sitelerinin ne dediğine bakın. Son dakika haberleri zaten farklı haber kaynakları tarafından hızla ele alınır. Acil durumlarda da resmi haber kaynaklarına bakın.
Bu bilgiyi okuyunca ne hissettin?
Yalan haber yapanlar duygularınızla oynamaya çalışır.
Sizi kızdırmanın veya endişelendirmenin daha çok tıklama getirdiğini biliyorlar. Eğer buna kapılacak gibi olursanız, durun ve paylaşmadan önce nasıl teyit edebileceğinizi düşünün.
Doğru olamayacak kadar iyi bir haber gibi görünüyorsa, muhtemelen doğru değildir.
Umudumuz da bizi yanıltmak için kullanılabilir. Çoğu zaman mucizevi çözümler gerçek değildir.
Şakalara kanmayın.
Bazen internetteki şaka ve hicivler açık değildir. Komik ya da acayip detaylar, yazılış şekli ya da yayınlandığı site kendini ele verebilir.”
Ve tabi bu yöntemleri kullanabilmenin ilk ve en önemli yolu ise beyninizdeki “şüphe kası”nı çalıştırmak ve güçlendirmek. Şüphe duyar, basit doğrulama yöntemlerini uygular ve sosyal medyayı duygularınızı dizginleyerek yavaş kullanırsanız yanlış bilgi ve sahte haberlerden büyük ölçüde korunacağınızı unutmayın.
Tabi doğrulama platformlarını da takip etmeyi unutmayın.