Facebook ve Twitter’da bir çok kullanıcı Koronavirüs’ün 2003 yılında Fransız bir enstitü tarafından üretildiğini ve patentinin de alındığını iddia eden bir kişinin kaydettiği videoyu paylaştı.
Yaklaşık 15 dakikalık videoda, Fransızca konuşan ve kimliği belli olmayan bir kişi, aşı ve bulaşıcı hastalıklar alanında çalışmaları olan Pasteur Enstitüsü’nün Koronavirüs’ü laboratuvar ortamında ürettiğini, aşısını bulduğunu ve patentini 2003 yılında aldığını iddia etti. Kişi, patent numarası da vererek elindeki belgelerde yazanları okudu. Video kısa sürede binlerce kez paylaşıldı.
İddia doğru değil. Bir çok komplo teorisinin çıkış noktasında olduğu gibi bu iddia da, Koronavirüs kelimesinin Çin’de 2019 Aralık ayı sonunda ortaya çıkan ve dünyaya yayılan salgından çok önceden kullanıldığı bilgisini dayanak olarak gösteriyor.
Pasteur Enstitüsü dünyada aşı alanında önemli kuruluşlardan biri ve şu anda da yeni tip Koronavirüs’e karşı aşı geliştirilmesi için çalışma yaptığını duyurdu.
COVID-19’un gen haritasını çıkaran enstitü, 2003 yılında ortaya çıkan ve Koronavirüs gen ailesinden olan SARS (Severe Acute Respiratory Syndrome – Ağır Solunum Yolu Yetersizliği) virüsü konusunda da aşı çalışmaları yapmıştı. SARS 30 ülkede yayıldı ve 774 kişinin ölümüne yol açtı. Enstitü çalışmaları kapsamında virüsün gen haritasını çıkardı ve yaptığı aşı çalışmasının patentini aldı ancak aşı yeterli test yapamadan salgın sona erdi. 320 sayfalık patent başvurusu da internette yer alıyor. Yani gizli bir belge değil.
Enstitü iddianın sosyal medyada hızla yayılması üzerine açıklama yaptı. Resmi internet sitesinde yer alan açıklamada, Koronavirüs’ün tek bir türü olmadığı, yaptıkları çalışmanın bu virüsün kuzeni olan SARS ile ilgili olduğu, virüsü değil aşısını ürettiklerini ve farklı genleri olduğu için 2019’da çıkan ve şu an dünyaya yayılan COVID-19 için kullanılmasının mümkün olmadığı belirtiliyor.
Enstitünün internet sitesinde bu iddiayla ilgili bir de açıklayıcı video bulunuyor.
SARS da bir Koronavirüs ve SARS Cov-1 olarak da biliniyor. Şu an yeni ortaya çıkan hastalığa da önce SARS Cov-2 ve Novel (Yeni) Coronavirüs isimleri verildi. Son olarak Dünya Sağlık Örgütü COVID-19 isimlendirmesini kabul etti. Ailenin bir diğer üyesi de MERS (Middle East Respratory Sendyrom-Ortadoğu Solunum Yetmezliği) ve virüsün farklı bir çok versiyonu bulunuyor.
Hayvanlardan insanlara geçen Koronavirüsler, 1960’lardan beri insanlarda görülüyor ve bu isim hem bilim ve tıp dünyası hem de konuya ilgisi olan herkes tarafından biliniyor.
Diğer yandan Tıp alanında araştırmaların yayınlandığı Nature Dergisinde Kristian Andersen ve arkadaşları tarafından yayınlanan bilimsel bir makalede virüsün laboratuvarda üretilmediği kanıtlarıyla ortaya konuyor.
Fransız haber ajansı, AFP’nin de Pasteur Enstitüsünün virüsü ürettiği iddiasıyla ilgili ayrıntılı bir doğruluk kontrolü incelemesi bulunuyor.
Sonuç olarak, salgın döneminde ortaya çıkan bir çok komplo teorisinde olduğu gibi Koronavirüsler konusundaki bilgi eksikliğinden dolayı, Pasteur Enstitüsünün 2003 yılında başka bir Koronavirüs (SARS) için yaptığı, virüsü tanımlama, aşı çalışması ve sonucundaki patent başvurusunun, virüsün laboratuvarda üretildiği iddiasına yol açtığı anlaşılmaktadır.
Kaynaklar
İddianın yer aldığı paylaşımlar
twitter.com/Siyahatname/status/1241708851050807296?s=20(yeni sekmede açılır)
Pasteur Enstitüsü, Koronavirüs çalışmalarıyla ilgili bilgiler
pasteur.fr/fr/covid-19-20-projets-recherche-selectionnes-lutter-contre-epidemie(yeni sekmede açılır)
research.pasteur.fr/en/disease/sars/(yeni sekmede açılır)
Pasteur’un iddiayla ilgili açıklaması
Pasteur’un patent başvurusu
AFP’nin iddiayla ilgili analizi
Dünya Sağlık Örgütünün Koronavirüs ve SARS ile ilgili bilgilendirmeleri
Koronavirüsler konusunda genel bilgi
Nature Dergisinde yayınlana makale