Deutsche Welle haber kanalının internet sitesinde yer alan bir haberde, Boğaziçi Protestoları sırasında Kabe resmine Şahmaran görseli ve LGBT simgelerinin yerleştirilmesi nedeniyle açılan davada, Adalet Bakanlığının Anayasa Mahkemesine verdiği cevapta, “eşcinselliğin haram, tutuklamalar hukuka uygun” şeklinde ifade kullandığı iddia edildi. Burcu Karakaş imzalı haberi birçok haber sitesi ve sosyal medya kullanıcısı kaynak göstererek öğrencilerin “İslam’da eşcinsellik haram olduğu için tutuklandıkları” yönünde haber ve paylaşımlar yaptı ancak haber çarpıtılarak aktarılmış.
Burcu Karakaş imzalı haberin içeriğine bakıldığında, haberin herhangi bir yerinde “öğrencilerin İslam’da eşcinsellik haram olduğu için tutuklanmalarının hukuka uygun olduğu” şeklinde bir ifadeye rastlanmıyor. Haberde, Adalet Bakanlığının Anayasa Mahkemesine verdiği cevapta eşcinselliğin İslam’da haram kabul edildiği ifadesinin kullanıldığı, Kabe resmi üzerine eşcinsel simgeler ile yine İslam’a aykırı olan Şahmaran görseli konulmasının müslüman halk açısından kin ve düşmanlığa sevk suçunun oluşmasına neden olduğu ifade ediliyor. Haberde ilgili bölümde şu bilgiler veriliyor:
“Bakanlığın verdiği cevapta, iddianameden “kopyala-yapıştır” yapıldığı ve birebir aynı ifadeler kullanıldığı görülüyor. Eşcinselliğin İslam dini literatüründe “yasak” ve “haram” kabul edildiğinin belirtildiği cevapta, “İslam’ın tek yaratıcı olan Allah inancı ve tevhid inancına aykırı olan ‘Şahmeran’ figürünün yine İslam’ın ve Müslümanların yeryüzündeki en kutsal mekan olarak kabul ettiği Kabe’nin tasvir edildiği bir resim üzerine yapıştırılması suretiyle oluşturulması ve sergilenmesi değerlendirildiğinde, gayri muayyen kişilere yönelik alenen yapılan soruşturmaya konu eylemlerin LGBT olarak anılan bir sosyal kesim ve Türk toplumunun büyük çoğunluğunu oluşturan Müslüman vatandaşlar açısından halkın sosyal sınıf bakımından farklı özelliklere sahip bir kesimini, diğer kesimi aleyhine kin ve düşmanlığa tahrik edici nitelikte olduğu iddianamede de olgusal temelleriyle birlikte ortaya konulmuştur” denildi“.
Gazeteci Burcu Karakaş, kendisine sorulan sorular üzerine haberde yorum yapmadığını belirterek Twitter hesabından bakanlığın cevap yazısının görselini paylaştı ancak burada da “halkı kin ve düşmanlığa tahrik suçunun neden oluştuğuna” dair bölüm yer alırken öğrencilerin eşcinsel oldukları ya da İslam’da eşcinsellik haram olduğu için tutuklandıkları yönünde bir ifade bulunmadığı görülüyor.
Adalet bakanlığının cevap yazısının ilgili bölümünde, müslümanlar için kutsal olan Kabe resmi üzerine İslam inancına aykırı olan Şahmaran figürü ve eşcinsel simgelerin yapıştırılmasının ve resmin aleni şekilde sergilenmesinin halkın bir kesimini diğer bir kesim aleyhine kin ve düşmanlığa tahrik ettiği ve bunun da suç oluşturduğu ifade ediliyor.
Burcu Karakaş imzalı haberde, bakanlığın cevap metninin bağlamından koparılarak aktarıldığı, haberde yer almayan ifadelerin de DW’nin sosyal medya paylaşımlarında sanıkların İslam’da eşcinsellik haram olduğu için tutuklandıkları anlamına gelecek şekilde yansıtıldığı anlaşılmaktadır.
Davanın konusu neydi?
Boğaziçi Üniversitesi önünde Kabe fotoğrafının yere serilmesine ilişkin dava kapsamında Doğu Demirtaş ve Selahattin Can Uğuzeş tutuklanmış, sanıklar daha sonra adli kontrol şartıyla serbest bırakılmıştı. Uğuzeş hak ihlali nedeniyle AYM’ye başvurmuş ve tutuklamalar konusunda Adalet Bakanlığı’ndan cevap istenmişti.